
HPV-SMEAR TARAMA TESTİ NASIL YAPILIR BİLGİLENDİRME
HPV NEDİR: “Human papillorna Virüs” daha çok hem erkek hem de kadın genital bölgede ve bu bölge mukozalarında enfeksiyon yapan ve kondilom(condyloma acuminatum) adı verilen siğil şeklinde kitlelerin oluşumuna neden olan bir çeşit virüstür. 100’e yakın tipi vardır. HPV bir kez vucuda girdiğinde hücreler içine yerleşir ve dönemsel olarak tekrarlayan enfeksiyonlara yol açar. HPV virüsü ve buna bağlı genital siğil enfeksiyonu cinsel yolla bulaşan hastalıklar gurubuna yer almasına rağmen çok nadiren de olsa cinsel ilişki dışında da bulaşabildiği bilinmektedir.
HPV NASIL BULAŞIR: Cinsel yolla bulaştığını söylediğimiz bu virüs, tam bir cinsel ilişki olmasa bile, virüs ten teması ile de bireyden bireye bulaşabilmektedir. Virüs ciltteki çatlaklardan vücuda girer ve orada gelişmeye başlar. Genelde vücut bağışıklık sistemi sayesinde virüsle mücadele eder ve %90 oranında virüsü yok eder. %10’luk kısımda ise virüs uzun zaman uykuda kalabilir. Vücut direncinin kırıldığı ağır grip hastalıkları, kanser, kemoterapi uygulamaları, ağır alerjiler, derin üzüntüler gibi durumlarda ciltte siğiller halinde görülür.
Pap-smear Testi: Pap-smear testi dökülen servikal hücrelerin toplanıp incelenmesi esasına dayanan sitolojik bir tarama testidir. Bu sitolojik tarama testi ile henüz semptomatik hale gelmemiş olan pre-invazif (kanser öncüsü) ve erken invazif servikal lezyonlar saptanır. Pap-smear testleri konvansiyonel ya da sıvı bazlı olarak yapılabilir.
HPV Testi: HPV DNA’nın serviks kanseri ile ilişkisi artık kanıtlanmış olup, serviks kanserli hastaların %99.9’un da HPV DNA varlığı gösterilmiştir. HPV testinin negatif olması durumunda; takip eden beş yıl içerisinde servikal kanser olma ihtimali çok düşüktür. HPV pozitifse tipini belirlemek gerekir.
HEDEF POPÜLASYON VE TARAMA SIKLIĞI: Ülkemiz koşulları dikkate alındığında gerçekleştirilebilir hedef, kadınlarda 30 yaşında başlayan ve 65 yaşında biten toplum tabanlı taramadır (30 ve 65 yaşlar dahil edilecektir). HPV veya Pap-smear testi her beş yılda bir tekrarlanır. Son iki HPV veya Pap-smear testi negatif olan 65 yaşındaki kadınlarda tarama kesilmelidir. Serviks kanseri taramaları Aile Sağlığı Merkezleri (ASM) ve Toplum Sağlığı Merkezleri (TSM) bünyesindeki Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezleri [KETEM] tarafından yürütülür. ASM’nde veya TSM’nde (KETEM) görevli, bu konuda eğitim almış sağlık personeli tarafından ve bazı özel hastaneler tarafından da uygulama yapılır. Uygulama öncesi Kanser Dairesi’nce hazırlanılmış olan bilgilendirilmiş onam formları imzalatılır.
NORMAL SONUCU OLAN HASTALARDA UYGULANACAK YÖNETİM: HPV testinin negatif olması veya Pap-smearin patoloji raporunun normal gelmesi durumunda kişi bilgilendirilir. HPV testine göre, serviks kanseri yapan virusu taşımadıkları, Pap-smear testine göre, alınan sürüntü de kanser öncülü hücrelerin olmadığı söylenir. Bu sonuçlar serviks kanseri olmadığını veya ileride asla olmayacağını garantilemez. Kişiye, 5 yıl sonra tekrar serviks kanseri taraması yaptırmasına devam etmesi söylenir. Yetersiz örnek alımı durumunda bireylerin tarama testleri tekrar edilir.
ANORMAL SONUCU OLAN HASTALARDA UYGULANACAK YÖNETİM: Anormal sonuç HPV testinin pozitif olması veya Pap-smear’de anormal hücrelerin görülmesidir (ASC-US, ASC-H, LSIL, HSIL, Atipik glandüler hücreler vb). Bu sonuçlar, kanser tanısı değildir, ancak kişinin tekrar değerlendirilmesi gerektiğini gösterir.
HPV testinin pozitif olduğu hastanın kanser olduğu anlamına gelmez, bu konuda bazen bilgi eksikliği ve yanlış anlaşılmalardan dolayı hastalarımız kendilerini gereksiz yere sıkıntıya sokmakta, kanser korkusuyla stres altına girmektedirler. HPV testi pozitifliğinde hastada mevcut olan HPV tiplerinin belirlenmesi gerekmektedir. Sadece belirli tiplerinde (HPV tip 16 ve tip 18 varlığı) ileri tetkik ve tedavi yapmak gerekmektedir. HPV testi pozitif gelen hastalara aynı anda bakılan PAP smear testi de çalışılmakta bu PAP testinde herhangi bir anormallik(ASC-US, ASC-H, LSIL, HSIL, Atipik glandüler hücreler vb) ile gelen kadınlara kolposkopik muayene önerilmektedir. Kolposkopi aslında ışıklı bir büyüteçtir. Normal kadın doğum muayenesi pozisyonunda yapılır. Önce spekülüm muayenesi ile direk bakı ile herhangi bir anormallik olup olmadığına bakılır. Sonrasında rahim ağzına özel boyalar sürülerek anormal boyanan alanlar kolposkopik olarak incelenir ve gerekli yerlerden lokal analjezi sonrası parça, biyopsi alınması gerekebilir. Parça sonucunda anormallik saptanan kadınlarda anormal bölgenin daha geniş çıkarılması işlemi (LEEP, loop electrosurgical excsional procedure) yapılmaktadır. Bu işlem muayenehane şartlarında yapılabilse de hastanın konforu, kanama kontrolü gibi nedenlerden dolayı, günübirlik cerrahi bir işlem olarak hastanede yapılmalıdır. Tüm bu rahim ağzı kanser taramaları ve problemli, anormal sonuçların tanı ve tedavi edilmesiyle rahim ağzı kanseri gelişmeden çok daha erken dönemde preinvaziv hastalık dediğimiz kanser öncüsü lezyonlar çok daha kolay şekilde tedavi edilerek kansere gidişat engellenebilmektedir.
HPV AŞISI: Halen etkinliği bilinen iki ayrı firmaya ait HPV aşısı vardır. Bunlardan birisi GSK firmasına ait ikili aşı Cervarix® ve diğeri MSD firmasına ait dörtlü aşı Gardasil®’dir. Kanser için her iki aşıda HPV 16 ve 18’e karşı antijen vardır ki bu iki tip rahim ağzı kanserlerinin %70-80’inden sorumludur. Aşılar içerisinde bulundurdukları bu iki HPV tipine karşı %100 korurlar. Dörtlü aşıda (Gardasil®) ayrıca siğillerin %90’ından sorumlu olan HPV 6 ve 11’e karşı %100 koruma da söz konusudur. Aşı yapılsa da diğer tiplerle kanser gelişebileceğinden Pap smear taramasına devam edilecektir. Her iki aşı da etkili olabilmesi için üç doz kas içerisine (kol veya kalçadan) yapılmalıdır. Dörtlü aşı aşının ilk dozu yapıldıktan sonraki 2. ve 6. aylarda tekrarlanmalıdır. İkili aşı ise ilk dozdan sonraki 1. ve 6. aylarda tekrarlanmalıdır.
HPV AŞISI KİMLERE YAPILMALI: Bu iki aşı için de mümkünse seksüel ilişki öncesi olmak üzere 11-12 yaş kız ve erkek çocukları; ancak seksüel ilişki söz konusu olsa da 9-26 yaş kızlara ve kadınlara HPV testi yapılmaksızın üç doz halinde aşı yapılabilir. Ayrıca 43 yaşa kadar kadınlarda yapıldığında aynı etkinin var olduğu gösterilmiştir.